Kibar Holding, Gayrimenkule Sektörlerine Girmeyi Planlıyor
Kibar Holding, önümüzdeki yıl enerji ve gayrimenkul sektörlerine girmeyi planlıyor.
Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Kibar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, en önemli iş kolu demir çelik, alüminyum ve otomotiv olan Grubun içinde bir takım çalışmalar bulunduğunu, enerji ve gayrimenkul sektörleri üzerinde çalıştıklarını ifade ederek, özelleştirmeleriyle ilgilenmedikleri enerjide hangi alana baktıklarını şu anda açıklayamayacaklarını söyledi.
Kibar, ”Dönemsel olarak yaptığımız çalışmada ne uygun geliyorsa, olumluysa ona göre istikametimizi şekillendirebiliyoruz. Enerjide belli bazı alanlara bakıyoruz. Pek yakında sesini duyacaksınız” dedi.
Bazı sanayi arsaları ve bir takım yerlerde arazileri bulunduğunu ifade eden Kibar, ”Onların gelişimini biraz daha hızlandıracağız. Değişik alternatifler üzerinde çalışıyoruz. Her yer farklı şekilde yaşamsal ihtiyaçları ortaya koyuyor. Güzel birkaç projemiz olacak. Biraz zamana yayıyoruz” şeklinde konuştu.
Bu yıl önemli miktarda yatırım yaptıklarını, ellerindeki sektörleri derleyip toplamaya çalıştıklarını belirten Kibar, sanayi faaliyetleri için yeni yatırım teşvik mevzuatını beklediklerini kaydetti. Kibar, ”Teşvik yazılsın, kararname çıksın, ondan sonra yatırımlarımızı söyleyelim. Teşviği bekliyoruz” dedi.
Ali Kibar, Türkiye’deki insanların teşvik algılaması ile dünyadaki teşvik mekanizmalarının farklı olduğuna işaret ederek, birçok ülkede yatırım malının vergilendirilmesinin muafiyetinin bir teşvik olmadığını, Türkiye’de ise teşvik olarak kabul gördüğünü söyledi. Kibar, şöyle devam etti:
”Bizde mevzuattan dolayı KDV ertelemesi teşviğe giriyor, fakat başka ülkelerde bu teşviğe girmiyor. Yatırım yaparken yüzde 6 KKDF bizde teşviğe giriyor, başka ülkelerde teşviğe girmiyor. Biz yapacağımız yatırımın vergisel muafiyetlerinin olacağı, yatırım sürecinde bu sıkıntıların önünün açılacağı mekanizmayı bekliyoruz.
Devlet bir yatırımın yapılabilmesine katkıda bulunabiliyorsa bu bir teşviktir. Bizim yaptığımız yatırımlarda ancak muafiyetler teşvik kapsamına giriyor. Bunun da sınırlamalarında bazı sektörlerle ilgili uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan sıkıntılar var. Bunların sıkıntı olmasından çıkartılması gerekiyor.”
”(Cari açık) Türkiye için büyük sıkıntı yaratmaz”
Ali Kibar, cari açığa ilişkin bir soru üzerine de, ”Türkiye için büyük sıkıntı yaratmaz. Ekonomide finansal mekanizmalarda belirli kısıntılar olduğu takdirde bunun yansımaları 3-4 ay içinde görülmeye başlanıyor. Bence çok büyük bir sıkıntı olmaz. Yabancı kaynaklara ulaşmada biraz daha zorluklar olabilir. Önümüzdeki dönemin, herkesin ayağını yorganına göre uzatarak yürümeye devam edeceği bir dönem olması lazım” diye konuştu.