Perşembe, Nisan 18, 2024
Emlak Haberleri

Emre Çamlıbel’den dönüşüm için farklı bir öneri

SOYAK Holding CEO su Dr. M. Emre CamlibelSoyak Holding CEO’su Dr. M. Emre Çamlıbel Milliyet Gazetesi tarafından İzmir Büyükşehir Belediyesi desteğiyle 3 Haziran’da İzmir Swissotel’de düzenlenen İzmir Kentsel Dönüşüm ve Yeşil Çevre Zirvesi’nde ‘Yüksekten Uçanlar’ paneline konuşmacı olarak katıldı. Çamlıbel, kamuoyunda kentsel dönüşümün saedece gecekondu bölgelerinin dönüşmesi olarak algılanmasının değişmesi gerektiğini belirtti. Soyak Holding CEO’su Dr. M. Emre Çamlıbel konuşmasında ayrıca yüksek binalardan da korkulmaması gerektiğini vurguladı.

Soyak Holding CEO’su Dr. M. Emre Çamlıbel 3 Haziran’da İzmir Swissotel’de düzenlenen İzmir Kentsel Dönüşüm ve Yeşil Çevre Zirvesi’nde ‘Yüksekten Uçanlar’ paneline konuşmacı olarak katıldı. CNBC-e Genel Yayın Yönetmeni Servet Yıldırım’ın yönettiği panele Çamlıbel’in yanı sıra Rönesans Gayrimenkul Yatırım Yönetim Kurulu Üyesi Murat Özgümüş, Vartaş Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Barata, İş GYO Genel Müdürü Turgay Tanes ve Ant Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Okay da konuşmacı olarak katıldılar.

Zirve’ye destek verenler arasında yer alan Soyak Holding’in CEO’su Dr. M. Emre Çamlıbel, konuşmasında kentsel dönüşümün kamuoyunda aydınlığa kavuşturulması gereken yönlerine yer verdi. Çamlıbel, ülkemiz için kentsel dönüşüm çalışmalarının ana unsurunun deprem gerçeği olduğunun daha fazla vurgulanması gerektiğinin de altını çizdi. Çamlıbel, kentsel dönüşümün sadece dar gelirlilere ve gecekondu bölgelerine yönelik değil, ofis, AVM, kamu, konut, sanayi, sağlık vb. tüm gelir seviyelerini ve tüm binaları kapsayan bir mesele olduğunu ve ana amacının kalite arttırma veya artan arsa değerlerinden ekonomik değer yaratma veya sosyal kalkınma değil, depremden korunma amaçlı sağlam binalar edinmektir diye açıkladı. Bu diğer unsurların ise çok önemli ama depremden sonra gelen hedefler olduğunu vurguladı.

Çamlıbel aydınlatılması gereken diğer bir noktanın kentsel dönüşüm konusunu düzenleyen 5393 ve 6306 sayılı yasalarla ilgili olduğunu söyledi. Dr. Çamlıbel, “Oluşan ana kanının yasalarda imar artışı hedefi/öngörüsü açık bir şekilde ve ana hedef olarak yer almamaktadır. Ancak kamu bütçesi bu büyüklükte ve memleket ölçeğinde bir dönüşümü kaldıramayacağı için, mecburen bazı lokasyonlarda arsanın değer/imar artışından yararlanılmazsa, dönüşümün finansmanı zor olacaktır. Ayrıca kent merkezlerinde (ulaşım ve sosyal paylaşım imkanları) yoğunluk olmalı. Bu, kentsel yaşam ve sürdürülebilirlik verimliliğini artırır. Yüksek binalardan korkmayalım çünkü yüksek binalar günümüzün kentleri için gereklidir. Yeni yapılan bu binaların inşasında daha az toprak alanı kullanılmaktadır; enerji verimli binalardır, daha çok insana hizmet verir ve toplu taşımada daha elverişlidir” dedi. Dr. Çamlıbel, sağlık, konfor ve yaşam alanları sunan bu yüksek yapıların kentin siluetini ve tarihi değerlerini bozmayacak bir tasarım içinde, gelişmekte olan bölgelerde yapılması gerekliliğinin ve ihtiyacının da altını çizdi.

Soyak Holding CEO’su Dr. M. Emre Çamlıbel depreme karşı güvenli yapılar elde ederken aynı zamanda enerji verimli yeşil bina stoğunu da nasıl artırılabileceğinin de düşünülmesinin önemli olduğunu belirtti. Çamlıbel “Kentsel dönüşüm bütünsel olarak; yani bina ölçeğinden ziyade ilçe, alan, bölge dönüşümü olarak ele alınmalı. Ancak bu şekilde yaşam kalitesi artar. Depreme güvenli yapılar elde ederken aynı zamanda 2 konu daha iyileştirilebilir.Mevcut bina stokunun enerji verimliliği durumu göz önünde bulundurulduğunda dönüşümün yeşil olması önemlidir. Dönüşümün zaten mevcut arsanın kullanımı nedeniyle baz’ı yeşil. Mevcut yapılaşmanın şehir planlama açısından yetersizliği göz önünde bulundurulduğunda dönüşümün bina ölçeğinde değil bütünsel yaklaşımla plan odaklı olması önemlidir.” Bir taraftan da yeşil bina stoğunun artması için kentsel dönüşümün önemli bir fırsat olduğuna değinen Çamlıbel,”Eğer hızlı bir kentsel dönüşüm istiyorsak, çözüm yeşil tadilattır.” dedi.

Çamlıbel konuşmasında son olarak yeşil tadilat (gren retrofitting) konusuna değinerek; “Artık dünyada yeşil tadilat önemli bir trend. Yeşil Tadilat’la (Green Retrofitting) mevcudun bir kısmını da olsa kullanma yaklaşımı ön plana çıkıyor. Burada önemli olan mevcut binanın, kullanıcının, çevrenin ve yönetmeliklerin kriterlerine uyması. Eğer tüm bu koşullar müsade ediyorsa mevcut binalardan iyileştirme ile yararlanmak doğal olarak tercih edilen yöntem olmalıdır. Ancak mevcut binada özellikle ofislerde kat yükseklikleri ve modern mekanik/elektrik sistemlere müsaade ediyor olması önemli. Fakat ülkemiz için en önemlisi ise deprem şartnamesini sağlaması gerekliliğidir. Bu şartları dikkate alarak yeşil tadilat vasıtasıyla hem yeşil, hem tasarruflu hem de hızlı bir kentsel dönüşüm gerçekleştirmek mümkün” dedi.