2012’de inşaatın yüzde 6 büyümesi bekleniyor

Insaat Sektoru

GYODER’in 2011 yıl sonu değerlendirmelerini ve 2012 yılı öngörülerini paylaştığı toplantıda verilen bilgilere göre, inşaat 2012’de yüzde 6 oranında büyüyecek. 2011 yılında yüzde 10 büyüyen sektörün, Amerika ve Avrupa’daki büyüme rakamlarını geçmesi bekleniyor.
GYODER 2011 Yılsonu Değerlendirme Toplantısı, 20 Aralık 2011’de yapıldı. 2011 yılında yüzde 10 büyüyen inşaat sektörü, yıl içinde gerçekleşen “özel sektör inşaat harcamaları”nın yanı sıra 1.9 milyon kişilik istihdam sayısı ile de rekor seviyeye ulaştı. 2012 yılında yüzde 5-6 oranlarında büyümesi öngörülen inşaat sektöründe, kentsel dönüşüm ise ‘belirleyici’ olacak.
GYODER’ın 2011 yılı değerlendirmeleri ve 2012 yılı öngörülerini ele aldığı toplantıda, kentsel dönüşüm ön plana çıktı. Kentsel dönüşümün Türkiye ekonomisi için önemine de dikkat çekilen toplantıda; 2011 yılında yüzde 10 büyüyen inşaat sektörünün, 2012 yılında yüzde 5-6 oranında büyüyeceği öngörüsü paylaşıldı. 2011 yılında inşaat sektöründe istihdamın 1.9 milyon kişi ile rekor kırdığı, 2012 yılında ise istihdamın göreceli olarak yüksek kalacağı belirtildi. Gayrimenkul sektörünün, yüzde yüz Türk malı olan ve cari açığı büyütmeden büyüyen tek sektör olduğu vurgulanarak, bu durumun Türkiye ekonomisi için önemine dikkat çekildi.
GYODER sunumunda, “2011 yılı için yüzde 5 olarak öngörülen Türkiye ekonomisindeki büyüme oranı; yüzde 7.5 olarak gerçekleşmiştir. 2011’de enflasyon ise yüzde 6.5-7’lik öngörüye karşın, yüzde 10 civarında gerçekleşmiştir. 2011 yılı için Merkez Bankası faiz oranları; yüzde 6-7’lik öngörüye karşın yüzde 5.75, konut aylık ortalama faiz oranları ise (yılsonu); yüzde 0.9 olarak tahmin edilmesine karşın yüzde 1.3 olarak gerçekleşmiştir. İnşaat – gayrimenkul sektöründe büyüme; 2011 yılında yüzde 8.0-10.0’luk öngörünün üst sınırında (yüzde 10) gerçekleşmiştir” denildi. İnşaat sektörü için 2012 yılı öngörülerinde, Türkiye ekonomisinde büyümenin yavaşlayacağı beklentisi açıklandı. 2012 yılında ekonomin genelinde yüzde 4, inşaat sektöründe ise yüzde 6-7 arasında büyüme hedefi belirtildi.

ABD ve AB inşaat sektörü: ‘zayıf’ / ‘durağan’
Dünya ekonomisine de değinilen sunumda, Euro bölgesinin 2012 yılında zayıf kalacağı, ‘Avrupa borç sorununun’ belirleyici olacağı belirtildi. “Dünya ekonomisinde büyüme performansı yavaşlıyor, denilen sunumda, “Gelişen ülkeler de gelişmiş ülkelerin yavaşlamasından olumsuz etkileniyor. Ancak buna karşın 2011 yılında büyümenin motoru yine gelişen ülkeler oldu. Gelişen ülkeler, 2011 yılında yüzde 6.0, 2012 yılında ise ortalama yüzde 5.6 büyüme gösterecek” denildi.
2011’de dünya gayrimenkul piyasalarında yaşanan genel gelişmelere de “Gelişmiş ülkelerin konut sektörlerinde iyileşme zayıf kaldı. Gelişmiş ülkelerin konut finansman sisteminde sıkıntılar sürüyor. Gelişmiş ülkelerde inşaat faaliyetleri ve harcamaları önce küçülmeye devam etti, sonra durağanlaştı. Gelişmiş ülkelerde ticari gayrimenkul değerlerinde, yatırımlarında ve finansmanında durağanlık sürüyor. Gelişen ülkelerin inşaat sektörlerinde büyüme hızı kontrol ediliyor. Gelişen ülkelerin gayrimenkul varlık fiyatları kontrollü olarak gevşiyor. Türkiye gayrimenkul fiyatları ve finansal sisteminin yapısı itibari ile balon riski en az olan ülke.” şeklinde yer verilen sunumda; 2011 yılı ABD konut ve ticari gayrimenkul piyasası için ‘zayıf’ ve ‘durağan’, aynı dönem ABD ve AB inşaat sektörü faaliyetleri için ise ‘zayıf’ olarak yorumlandı.
Dünya gayrimenkul piyasaları, 2012 öngörüleri de “Gelişmiş ülkelerde konut piyasası baskı altında kalmaya devam edecek. Gelişmiş ülkelerde ticari gayrimenkul finansman olanakları sınırlı kalacak. Gelişen ülkeler gayrimenkul piyasalarındaki aşırı ısınmaya ve fiyat balonlarına karşı kontrollü soğutma.” olarak belirtilen sunumda Türkiye için ise “Türkiye’de gayrimenkul varlık fiyatları seviyesi ve finansal kurumların taşıdıkları yükümlülükler itibari ile balon riski öngörülmüyor” öngörüsünde bulunuldu.

Yılda 650-700 bin yeni konut ihtiyacı
Sunumda konut ihtiyacı; artan nüfus, kentleşme oranı, evlerin yenilenme ihtiyacı, kentsel dönüşüm faktörlerine bağlı olduğu için ekonomik gelişmelerden bağımsız olarak “yılda 650-700 bin adet” olarak belirtildi.
Konut talebinde ise 2011 genelinde artış yaşandığı, ancak kredi faiz oranlarında yükselme ile kredi iştahında yavaşlama yaşandığına dikkat çekildi. “Bankaların konut kredisi kullandırma eğilimlerinde yavaşlama beklentisi” ve “üreticilerin tüketiciye yönelik devam eden kampanyalarının da etkili olacağı 2012 yılında kişi başı gelir ve hane halkı gelirlerinde daha sınırlı artış öngörüsüyle birlikte; “yeni yılda konut talebinde sınırlı artış beklentisi” belirtildi, ancak yabancılara konut satışı düzenlemesi ile birlikte konutta ilave talebin oluşacağı da eklendi.
2011 yılında konut fiyatları ve kiraların Türkiye genelinde enflasyona paralel olarak sınırlı arttığına ve bu durumun alım için uygun olduğuna dikkat çekilen sunumda, “2012 yılında beklenen konut talebi ve yeni konut arzları çerçevesinde konut fiyatlarında artış sınırlı kalır” açıklamasında bulunuldu. 2011 yılında yeni ve markalı konut arzının genişleyerek devam ettiğine de dikkat çekilerek, “Daha önce başlayan projelerin tamamlanması ile her vasıfta konut arzı 2012 yılında yavaşlayarak sürecek” denildi.
GYODER sunumunda, “Yılsonu itibari ile; aylık ortalama faiz oranının yüzde 1.2 civarında gerçekleşmesi beklenilen konut kredilerinin yüzde 15 büyüyerek, toplam hacminin 85 milyar TL’ye ulaşacağı tahmin ediliyor” açıklaması da yer aldı.